Emrah Taşçı

Donald Trump'ı gölgede bırakan kayıp yetenek Emre Mor aranıyor

14 Mayıs 2024

Emre Mor ilk adını duyurmaya başladığında potansiyel bir süperstar olarak Türk futbolseverler üzerinde büyük bir umut ve heyecan yaratmıştı...

Genç yaşına rağmen sergilediği performansla tüm dünyanın dikkatini üzerine çeken Emre; hızlı, çevik yapısı, rüzgar gibi driplingleri, top hakimiyeti, karşı koyulamaz çalım kabiliyeti ve coşku uyandıran yeteneğiyle şaşalı bir giriş yapmıştı dünyamıza.

Türk kökenli bir Danimarka vatandaşı olması nedeniyle milli takım tercihini yüreğimiz kıpır kıpır şekilde bekler olmuştuk.

"TÜRK MESSİ" TANIMLAMALARI

Vadettiği potansiyel ve çizdiği oyuncu profiliyle "Türk Messi" olarak adlandırılan Emre Mor'un tercihini Türk Milli Takımı'ndan yana kullanması ülke futbolunda bayram havası yaratmıştı.

Futbolun ana gündem maddesini oluşturuyor, her hareketi ilgiyle takip ediliyor, hakkında bilgi edinmek o günlerde yapılan uğraşlardan biri olarak yerini alıyor, Türkiye'de herkes ondan bahsediyordu.

TRUMP GİBİ İLGİ ÇEKİCİ BİR FİGÜRÜ GÖLGELEYEN YETENEK

Dünya, o yıllarda ABD seçimleri ve Donald Trump'ı merakla takip ederken Türkiye'de Google aramalarına da yansıdığı gibi, en çok aranan ve merak edilen kişi Emre Mor olmuştu.

Yazının Devamını Oku

Fenerbahçe'nin yazgısı: Kusurlular dünyasının, kusursuz kulübü

7 Mayıs 2024

Evet, hep birlikte İsmail Kartal'ı eleştirelim çünkü bir liderde bulunması gereken özellikleri bu uzun maratonunun kriz anlarında gösteremedi.

RİSKTEN MÜTEMADİYEN KAÇINDI

A planı ekseriya iş görse de değişen koşullara uyum sağlayabilmede zafiyet gösterdi ve doğru karar alma becerisi gösteremedi.

Gole en ihtiyacı olduğu Trabzonspor, Samsunspor, Alanyaspor gibi maçlarda ilk hamleyi 70'den önce yapamaması ve hamlelerinde risk almaktan kaçınması gibi...

KARAR ALMA SÜREÇLERİNDE YAVAŞ KALDI

İşlerin iyiye gitmediği ve puan kaybıyla sonuçlanan müsabakalarda sorunların hızla üstesinden gelip alternatif çözüm yolları üretemedi.

Puan kaybı yaşanan maçlarda hızlı karar alma ve farklı çözüm yollarına başvurmama gibi...

TAKIMINI SON DÜZLÜKTE MOTİVE ETMEKTE GÜÇLÜK ÇEKTİ

Yazının Devamını Oku

Yabancı kuralı üzerine: sporcunun dostu rekabet, sporcunun düşmanı rehavet

28 Nisan 2024

Geçmişi uluslararası başarılarla dolu, apoletlerinden yıldızlar taşan, öykünüp imrenerek takip edilen bir lig ve oyuncu fabrikasına dönüşmek istiyorsak eğer, bir oyuncunun pasaportuna bakılmaksınızın; yeterliliğine, yeteneğine, yetkinliğine, uygunluğuna, layık oluşuna, azmine, çabasına bakılarak verilmelidir o forma.

Mensubiyetine, ırkına, rengine, diline, dinine, soyuna ya da ideolojisini bakılarak değil...

TAM BİR HİLKAT GARİBESİ

Bu sözleri etmemize sebep olay şey; son 20 yılda 14 kere, son 10 yılda 8 kere değişen, değişmekten dönüşmekten usanmayan ama usandıran, futbola yıllarını vermiş birçok insanın anlamlandırıp anlatamadığı, kazandırmaktan çok kaybettiren, sporun özü olan rekabeti yeşertmek yerine solduran ve artık ülkemiz futbolunda tam bir hilkat garibesi olan yabancı sınırı, kuralı ya da ne derseniz...

DERBİDE KÖTÜ YÜZÜNÜ BİR KEZ DAHA GÖSTERDİ

Peki bu mevzu sezon sonu ya da başı yerine neden şimdi açıldı?..

Dün oynanan Fenerbahçe - Beşiktaş derbisinde İsmail Yüksek'in sakatlığı sonrası İsmail Kartal'ın tek oyuncu değişikliğiyle yetinemeyip iki değişikliğe birden gitmek zorunda kalması nedeniyle açıldı bu bahis...

Evet, kimine göre İsmail Kartal; 8+3 olan, yani ilk 11'de 3 Türk oyuncu bulundurma zorunluluğunu farklı bir yolla da aşabilirdi ancak buna mecbur olması, sahaya sürdüğü oyuncuyu da pasaportuna bakarak alması, asıl irdelenmesi gereken ve üzerinde durmamız gereken nokta.

Yazının Devamını Oku

Derbide ezici fark ve Dzeko - Batshuayi yasağı üzerine

28 Nisan 2024

Evet, son yıllarda Fenerbahçe ile Galatasaray arasında yapılan derbiler her ne kadar hayal kırıklığıyla sonuçlansa da sarı lacivertlilerin Beşiktaş ile oynadığı müsabakalar futbol şöleni halinde geçerdi.

FERNANDO TOPRAKTEPE BEŞİKTAŞ'I GİBİYDİ

Ve Beşiktaş hiç bu şekilde çaresiz, mukavemetten yoksun ve umutsuz görünmemişti uzun yıllardır.

Beşiktaş; kaleye golcüsünü geçirdiği, 10 kişi kaldığı, birçok kez geriye düştüğü maçlarda Fenerbahçe'yi mağlup etmesini bilmişti.

GÜÇSÜZ BİR GÖRÜNTÜ ÇİZDİ

Galibiyet şöyle dursun, 90 dakikalık sürede gol atsa ve gol pozisyonlarına girse de bir kez dahi oyuna ortak olamayacak güçsüzlükteydi.

OYUNSAL FARKLILIK EZİCİYDİ

Fenerbahçe, gol ve kırmızı karta kadar o kadar ezici üstünlükte bir baskı uyguladı ki, bu bölümde son zamanlarda derbilerde ortaya çıkan en büyük oyun üstünlünlüklerinden birini sergiledi.

Yazının Devamını Oku

Fenerbahçe'nin kötü oyunla kazanma hakkı yok mu?

23 Nisan 2024

Tüm bu olumsuz etkenler ve gene yazıda saymaya devam edeceğimiz negatiflikler Fenerbahçe'nin kötü oynadığı bir günde kazanmasına engel değildir!

Fenerbahçeli oyuncular da en az rakipleri kadar Avrupa dönüşü yorgun olabilir, beklenmedik bir veda sonrası üzgün olabilir, teknik direktörlerinin tartışmaya açık hamleleri nedeniyle şüphe duyabilir, odaklanma problemi yaşayabilir...

Ama yine bu olumsuzlukların hiçbiri Fenerbahçe'nin kötü gününde kazanmasına engel değildir!

Fenerbahçe Teknik Direktörü İsmail Kartal'ın ilk yarıyı heba edişi, rakibin oyunu geride kabullenerek savunma ve orta sahasıyla kompakt bir şekilde blokları kapatmasına çözüm bulamayışı, her zaman belirttiğimiz oyun aklı olan Edin Dzeko'yu gole ihtiyacı olan bölümde oyundan alışı, sakin ve organize hareket etmek yerine telaşla gol bulma çabası, nedendir bilinmez takımın en iyi, en istekli oyuncusunu son dakikada kenara alışı yine İsmail Kartal ve takımını ilgilendirir...

Tüm bu olumsuzluklar "Şampiyon takım kötü gününde de kazanmasını bilmelidir" deyişini söyleyememize etken değildir!

Fenerbahçe de rakipleri gibi geçerli ya da geçersiz bahanelere sığınabilir, uzun maratonda iniş-çıkışların normal olduğu savını öne sürebilir, son düzlükte mühim olanın oyun kalitesi değil, galibiyet olduğunu vurgulayabilir...

Beğeniriz ya da beğenmeyiz ancak Fenerbahçe'nin kötü gününde kazanmasına engel bir durum değildir!

Fakat...

Yazının Devamını Oku

Mest eden El Clasico'da Arda Güler burukluğu

22 Nisan 2024

Öyle bir maç oldu ki pür dikkat kesildiğimiz, ayakta izlediğimiz, derin derin nefes aldığımız, hayranlıkla seyre daldığımız bir maç...

Oyun akışkanlığı o kadar üst seviyedeydi ki; bazen coşkun bir ırmak bazen ses hızını aşan bir uçak bazen doludizgin atan bir kalp gibi...

Pozisyon zenginliği o denli yüksekti ki; seyretmeye doyamadık, bitmesin istedik...

İMİTASYONLARINI UNUTTURDU

Son zamanlarda imitasyonunu izlediğimiz El Clasicoları unutturan bir El Clasico izledik!

Jose Mourinho - Pep Guardiola'nın El Clasico'ları gibi heyecan dolu, Cristiano ve Messi çarpışmasını izlediğimiz gibi keyif dolu bir El Clasico...

İki takımın da kazanmayı arzuladığı, var gücüyle savaştığı, hata yapmaktan korkmadığı, temkini elden bıraktığı, cüretkar bir El Clasico...

Tahmin edilemez, ön görülemez, önlem alınamaz, tam bir El Clasico şöleni...

Yazının Devamını Oku

Fenerbahçe'nin elenmesine neden olan faktörler...

19 Nisan 2024

Turun favorisi kesinlikle Fenerbahçe'ydi. 3-0 geriye düştüğü Olympiakos deplasmanında da böyleydi, son düdük çalana kadar Kadıköy'de de.

Fenerbahçe, baskılı başladığı maçta Olympiakos'a ilk yarı ve ikinci yarıda değişiklikler yapılana kadar olan kısımda yaşam alanı vermedi.

Yunan temsilcisi etkili alanda top yapmakta zorlandı, ani atak girişimlerinde sarı lacivertli duvara çarptı, pozisyon üretme konusunda başarısız oldu.

Tabii ki Fenerbahçe'nin güçlü oyunu nedeniyle Olympiakos bu kadar etkisiz kaldı.

FAYDA SAĞLAMADIĞINI BİLDİĞİMİZ DEĞİŞİKLİK

Ta ki bu sezon defalarca takımı geriye götürmekten başka bir işe yaramadığına şahit olduğumuz Edin Dzeko - Michy Batshuayi değişikliğine kadar...

Evet, Batshuayi aldığı süre ve yaptığı katkı baz alındığında daha fazla oynamayı hak ediyor, yarattığı etki takdiri hak ediyor.

DZEKO BİR GOLCÜDEN FAZLASI

Yazının Devamını Oku

Ne Barça ne Real; sporun öncüsü Fener!

16 Nisan 2024

Bir kulüp düşünün ki futboldan kürek şubesine kadar şampiyonluk için mücadele eden, çok çeşitli spor dallarında zaferler tatmayı alışkanlık haline getiren, her branşta liderlik hedefiyle var olmaya çalışan, objektif her zihinde çabası takdire şayan bulunan...

Fenerbahçe, yalnız Türkiye'de değil, dünyada da bambaşka bir misyon ve sorumluluğa sahip nadide spor kulüplerinden...

Fenerbahçe; spor kulübü olarak eşine az rastlanan, dünyada da sporun lokomotivi olarak kabul görmüş futbol dışında, takım sporlarından bireysel sporlara kadar birçok dalda üretim merkezi haline gelmiş ve olimpiyatlarda madalya mücadelesi veren sporcular yetiştirmeyi misyon edinmiş bir kulüp.

NE BARÇA NE REAL

Futbol kulüpleri olarak maddi yönden tüm aktarımı bu dallarda yapan, dillere pelesenk olmuş Real Madrid'den (2 branş) Barcelona'ya (5 branş), Manchester City'den (tek branş) Liverpool'a (tek branş), Milan'dan (tek branş) Juventus'a (tek branş) kadar birçok kulüp dünya sahnesinde adını futbol ya da basketbolla duyurmayı amaç edinmiş...

Oysa spor yalnızca futbol, basketbol gibi revaçta olan branşlardan ibaret değil...

SPOR İÇİN BİR KAZANÇ

Yazının Devamını Oku

Fenerbahçe'ye galibiyeti yediği gol getirdi

15 Nisan 2024

Öyle bir ilk yarı çıkardılar ki; odaklanamamış, tedirgin, savruk bir görüntü çizdiler...

KRUNIC YERİNİ YADIRGADI

Özellikle Sebastian Szymanski'nin olmayışı, yerinde oynayan Rade Krunic'in eğreti duruşu, diğer olumsuzluklarla birleştiğinde Fenerbahçe'nin hücumsal aksiyonlarını olumsuz yönde etkiledi.

İsmail ve Fred'in aynı anda oynadığı bir maçta, Krunic'in yerini fazlasıyla yadırgayan oyunu nedeniyle ikinci bölgeden üçüncü bölgeye geçmekte zorluk yaşadı sarı lacivertliler.

Oyunun kontrolünü almakta zorluk çeken Fenerbahçe, Fatih Karagümrük aksiyonlarını önlemekte de başarılı olamadı.

LIVA'NIN KURTARIŞLARI DA ÇARE OLAMADI

Dominik Livakovic'in çok iyi kurtarışlar yapması da Fenerbahçe'nin soyunma odasına 1-0 yenik girmesini engelleyemedi ancak bu gol, oyunun sarı lacivertli takım lehine dönmesini sağladı.

Yazının Devamını Oku

Ölü doğan anlaşma: Beşiktaş & Fernando Santos

14 Nisan 2024

Hayır, ayrılığı getiren en önemli faktörler Fernando Santos'un iptidai oyun anlayışı ve gelecek adına umut vadeden bir gelişim kaydedememesiydi.

GALİBİYETİN YETMEDİĞİ CAMİALAR...

Galibiyetin tek başına bir anlam ifade etmediği, güzel oyunla taçlandırılmasının beklendiği modern futbol ortamında; eski kaideler ve bir turnuva hocası edasıyla kulüp takımını yönetmeye çalışması, bu birlikteliğin uzun ömürlü olmayacağının göstergesiydi.

AYRI DÜNYALAR...

14 yıl boyunca kulüp takımı çalıştırmamış, son Polonya macerası kötü sonuçlanmış, büyük takım taraftarlarının baskın ve güzel oyun beklentilerine karşılık veremeyecek bir anlayışa sahip bir teknik direktör...

Evet, kariyerli çok bir hoca, Avrupa şampiyonu apoleti olan bir teknik direktör ama izleyene de oynayana da keyif vermeyen bir tarza sahip bir hoca.

RONALDO, BERNARDO SİLVA, BRUNO FERNANDES'LE FRENE BASAN BİR HOCA

Yazının Devamını Oku

Arda Güler'e yapılan büyük ayıp!..

14 Nisan 2024

Evet, tarihin gördüğü en akılcı, en bilgili, en başarılı hocalarından biri Carlo Ancelotti...

İtalyan hocanın öyle bir mazisi, öyle bir CV'si var ki, eleştiri yapmadan önce düşünceye sevk ediyor insanı.

Öyle ki; en çok Şampiyonlar Ligi Kupası kazanan (4), en çok Devler Ligi maçı oynayan (200), en çok Devler Ligi galibiyeti alan (114) hoca Don Carlo.

DÜNYANIN SAYGISINI KAZANAN BİR HOCA

İspanya'dan İtalya'ya, İngiltere'den Almanya'ya kadar namı dilden dile dolaşan bir efsane kendileri.

Dünya futbolunun saygı duyduğu, futbol var olduğu sürece saygı duyacağı bir futbol insanı kendisi.

Evet, çoğu teknik adamın başarılarını hayal dahi edemeyeceği, dolu dolu bir futbol insanı...

Yazının Devamını Oku

Fenerbahçe'nin büyük handikapı: Oyuncu değiştirmeden, oyunu değiştirememek

12 Nisan 2024

Olympiakos'un önde baskısı karşısında savunmadan pasla çıkmayı başarabilen sarı lacivertliler, Yunan ekibinin orta sahasını hızla katedip ilk 7 dakikada 3 şut girişiminde bulundu ve ikisinde kaleciyi geçemedi.

Ancak süvari hücumlarıyla maça hızlı başlayan Fenerbahçe, dün bol keseden yaptığı bireysel hatalarından birinden gol yiyince işin rengi değişmeye başladı.

İYİ BAŞLANAN MAÇTA KÖTÜ GOL YEME ŞANSSIZLIĞI

Çağlar'ın hatalı pasında yenen gol sonrası tüm takımın dengesi bozulurken ön alan presini daha da iştahlı yapmaya başlayan Olympiakos, art arda Fenerbahçe kalesini yoklamaya başladı.

İşte bu dakikalarda Fenerbahçe'nin savunma dörtlüsünden en az ikisinin geriden oyun kurmaya uygun olmadığı ve Krunic, Miha Zajc ikilisinin önde yapılan sert baskı sonrası nahif kaldığı görüldü.

GERİDEN OYUN KURULAMADI

Oynadığı süre boyunca olumlu pas atmakta zorlanan, geriden top alıp defans - hücum arası köprü olma görevini yapamayan Miha Zajc'a Rade Krunic de mukabele edince ikinci golün gelişi sürpriz olmadı.

Fakat irdelenmesi gereken nokta yenen ikinci gol değil, Fenerbahçe'nin ısrarla geriden oyun kurmaya çalışmasıydı.

Yazının Devamını Oku

Arda Güler'e yer aramak

10 Nisan 2024

Santiago Bernabéu Stadyumu'nda erken final niteliğindeki Real Madrid - Manchester City karşılaşmasında tempo ve gol beklentisi düşük kalırken taktik savaş ve atılan harika goller futbol severlere güzel bir gece yaşattı.

İlk dakikalarda izleyen herkese Real'in işi zor dedirttiren Carlo'nun öğrencileri, kötü olduğuna Cityli oyuncuları da ikna etmiş olacaklar ki, İngilizlere hissettirmeden iki gol attı.

City'yi taklit eder nitelikteki yavaş paslarla rakibinin yaslanmasını bekleyen Real Madrid, İngilizlerin uyuduğu anda Eduardo Camavinga'nın sürpriz şutuyla beraberliği yakaladı.

BEKLEDİ, ÇALDI, VURDU

Geçiş oyununun üstadı olan Real Madrid, ikinci golde Vinícius Júnior ve Rodrygo'nun savunma oyuncularının sinirini bozan iş birliğinde kolay bir gol daha buldu.

Manchester City'nin etkisiz paslarla güvenli bölgeye kadar üzerine gelmesine izin veren Real Madrid, topu çalıp ve direkt paslarla yine güzel bir geçiş hücumu izlettirerek öne geçti.

İLK YARIDA HAALAND VE FODEN UNUTULDU

Yazının Devamını Oku

Ali Sami Yen ve Galip Kulaksızoğlu'nun gözünden rekabet: 2 yanlış bir doğru eder mi?

9 Nisan 2024

Tabii ki bu kadar kısa sürede, bu kadar tahribata yol açacak bir eylemi gerçekleştirme onuruna bizden başka kimse nail olamazdı.

Bizlere bu mutluluğu yaşatan, münazara kabiliyetimizin gelişmesine katkıda bulunan, kaotik futbola olanak sağlayan değerli iki kulübümüze teşekkür ederek yazıya başlamayı bir borç bilirim.

Uzun süredir mahrum kaldığımız sıcak gündem hasretimizi sona erdirerek bizlere taptaze bir münakaşa konusu daha ürettikleri için her iki kulübü de tebrik etmeden bu yazıyı kaleme almak haksızlık olurdu.

Gayretleri, 7'den 70'i kapsayan etkileri ve dünyada herkese nasip olamayacak, eşi benzeri olmayan hızları nedeniyle Guinness Rekorlar Kitabı'na aday gösterilmeleri gerektiğini de belirtmeden bir yazı yazmak hiç hiç olmazdı.

Artık bir işkenceye dönüşen, adı dışında pek de süper olmayan bir kupa karşılamasını hayretler içinde takip ettik.

Trabzon'da yaşanan olayların ardından toplanan olağanüstü genel kurulda Süper Kupa'dan çekilme kararı alan Fenerbahçe, Türk futbolunda görülen en tarihi protestoyu U19 takımının omuzlarına yükledi.

Fenerbahçe'nin Trabzonspor maçında futbol sahalarında görmek istemediğimiz olayların ardından aldığı karara saygı duymakla birlikte, karşılaşmaya U19 takımıyla çıkmasına anlam veremedim.

Fenerbahçe, Galatasaray'a karşısında sahadan çekilmek yerine hiç sahaya çıkmayabilirdi, bu işi A takım oyuncularıyla yapabilirdi ama böylesine büyük bir protestonun ağır yükünü kulübün istikbali olan gençlere yüklememeliydi.

Yazının Devamını Oku

Süper Kupa çilesi: Hayaller ütopik, gerçekler distopik

7 Nisan 2024

"Atatürk kırmızı çizgimizdir" diyerek irade koyan, ne pahasına olursa olsun aldıkları kararın arkasında duran iki köklü kulüp, yalnız birleştirici güç olmakla kalmamış, Türk futbolunda bitmek bilmeyen kavganın sonunun gelebileceğine dair umut filizlerinin büyümesine vesile olmuştu.

Farklılıkları unutturan, tüm spor severleri kırmızı-beyaz renklerin altında bütünleştiren ezeli rakipler, yurda dönüşte kahramanlar gibi karşılanırken kupalardan daha fazlasını, gönülleri kazanmıştı.

Beşiktaş'tan Samsun'a kadar birçok kulüpten "Kapımız Açık!" nidaları yükselmiş, kazanmanın ikinci plana itildiği ve 'güzel oyunun' hedeflendiği tatlı bir rüyaya dalmıştık sanki...

Ülkenin dört bir yanından destek mesajları alan güzide iki kulübümüzün oynayacağı Süper Kupa maçı için tarihi öneriler sıralanmış, her iki takımın da kazandığının ilan edilmesi ve kupanın geçmişte olduğu gibi ikiye bölünerek takdim edilmesi yönünde fikirler ağırlık kazanmıştı.

Adı; 'Cumhuriyet Kupası' olsun, 'Atatürk Kupası' olsun, 100. yılda Samsun'da mı, Atatürk Olimpiyat Stadyumu'nda mı düzenlenmesi daha anlamlı olur şeklinde öneriler dilden dile dolaşmıştı.

Oysa bunların hepsi bir seraptı...

Evet, futbolla yatıp futbolla kalkan, bazen hüzünlü bazen sevinçli de olsa en unutulmaz anılarını bu spor sayesinde yaşayan, kimi zaman tüm harçlığını, kimi zaman tüm zamanını bu uğurda feda eden cefakar taraftar; genç, yaşlı, ya da çocuk...

Yazının Devamını Oku

Milli tenisçimiz Zeynep Sönmez, 'Çılgın Türkler yapar' dedi, bir ilki başardı! "Acıdan ağladım oyun içinde ama..."

27 Mart 2024

İlk kez katıldığı Avustralya Açık'ta iki elemeyi geçerek final maçı oynama başarısı gösteren ve dünya sıralamasında 146. sıraya kadar yükselen milli tenisçimiz Zeynep Sönmez, hedefinin Grand Slam kazanmak olduğunu söyledi.

Mayıs ayında düzenlenecek olan Roland Garros'ta da mücadele edecek olan Zeynep Sönmez, disiplinli ve planlı çalışmayla arzu ettiği başarılara ulaşabileceğini belirtti.

Kadınlar Tenis Birliği (WTA) tarafından düzenlenen Megasaray Hotels Açık'ta ana tabloda yarışan 21 yaşındaki genç raket, şampiyonluğa giden yolda sıkı çalışmanın, mental hazırlığın ve kararlılığın önemine vurgu yaptı.

"KRİTİK PUANLARI MENTAL FARKLILIKLAR BELİRLİYOR"

- İlk Grand Slam'ine katılarak önemli bir eşiği geçtin. Gelecek turnuvalar ve beklentileri göz önünde bulundurduğunda kendini nasıl hissediyorsun, zihinsel yönden nasıl hazırlıyorsun kendini?

"Tabii ki de kortta çok fazla çalışma yapıyorum ama çalışmalarımın büyük bir kısmını mental olarak yapıyorum. Bir seviyeden sonra zaten herkes topa aynı şekilde vurabiliyor. Kritik puanı alacak kişiyi mental farklılıklar belirliyor. Mental olarak çok sıkı çalışıyorum. Bunun da bazı turnuvalarda meyvesini alıyorum. Ancak bu çok uzun bir yol, adım adım ilerlemeye çalışıyorum. Çok acele etmeden, emin adımlarla ilerlemeye çalışıyorum."

"BAŞARI BÜYÜK FEDAKARLIK GEREKTİRİYOR"

Yazının Devamını Oku

Jayden Oosterwolde kendine yapılan eleştirileri haksız çıkardı! Jorge Jesus görmezden geldi, taraftarın önüne attı...

25 Eylül 2023

Henüz Fenerbahçe kariyerinin başında olmasına karşın, geçen sezonki performansı nedeniyle topa tutulan, yeni sezondaki oyunu ve hırslı görüntüsüyle taraftarlardan büyük teveccüh alan Jayden Oosterwolde, sosyal medyada yaşanan anlık gelişim ve hızlı fikirsel değişimlerin anlatımı için iyi bir örnek teşkil ediyor.

Fenerbahçe'nin sol bek sorununu gidermesi için kadroya dahil edilen ancak geçen sezon Jorge Jesus'un çok az forma şansı verip kulübeye hapsettiği Jayden Oosterwolde, kısa sürede sosyal medyanın gazabına uğrarken yeni sezonda ise 9 maçlık oyunuyla büyük beğeni topladı.

Fenerbahçe'nin geçen sezon devre arasında sürpriz bir şekilde Serie B ekibi Parma'dan transfer ettiği Jayden Oosterwolde, Samet Akaydin ile birlikte ocak ayı transfer döneminde kulübe katıldı.

STOPER VE BEK İHTİYACI KARŞILANAMADI 

Fenerbahçe'de Luan Peres'in uzun süren sakatlığı, Gustavo Henrique'nin yeterli katkıyı verememesi, sol bekte Ezgjan Alioski'nin beklentilerin altında kalması, Bright Osayi-Samuel'in ise Jesus'un kriterlerini karşılayamaması nedeniyle geçen sezonun devre arasında stoper ve sol bek mevkilerinde sorun yaşandı. 

JESUS İSTEDİ, YÖNETİM ALDI

Şampiyonluk yarışı veren sarı lacivertliler, ocak ayı transfer döneminde Jesus'un istekleri doğrultusunda bu bölgelere birer takviye yaparken bu isimler Adana Demirspor'dan Samet Akaydin ve Parma'dan Jayden Oosterwolde oldu.

Yazının Devamını Oku

A Milli Basketbol Takımı'nın zafere inancı tam: Zoru başaracak gücümüz var | Buğrahan Tuncer'den serzeniş: Sözlerim yanlış yere çekildi, herkesin gözyaşları vardı...

9 Kasım 2022

 A Milli Erkek Basketbol Takımı, FIBA 2023 Dünya Kupası Elemeleri ikinci tur I Grubu'nda Belçika ve Sırbistan ile önemli maçlara çıkacak. 

11 Kasım Cuma günü İstanbul Sinan Erdem Spor Salonu'nda Belçika, 14 Kasım Pazartesi günü ise deplasmanda Sırbistan ile karşılaşacak A Milli Erkek Basketbol Takımı'nda hedef 2'de 2'yle Dünya Kupası yolunda kayıpsız ilerlemek.

Kritik maçlar öncesi düzenlenen medya gününde Spor Arena Youtube kanalına özel açıklamalar yapan milli basketbolcularımız Melih Mahmutoğlu, Göksenin Köksal, Onuralp Bitim, Buğrahan Tuncer ve Kenan Sipahi, arkadaşımız Emrah Taşçı'nın sorularına samimi yanıtlar verdi.

VİDEONUN TAMAMINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN

GÖKSENİN KÖKSAL (GALATASARAY NEF)

Geride kalan maçlarda istediğimiz sonuçları alamadık. Önümüzde zorlu iki maç var ve elemelerde toplamda 4 maça çıkacağız. Dünya Kupası'na gidebilmemiz için 4 maçı da kazanmamız gerekiyor. Milli Takım'ın Dünya Kupası şansını nasıl değerlendiriyorsun?

- En önemli şey maç maç düşünmek. Şu anki amacımız Belçika maçını kazanmak. Daha sonrasında da Sırbistan deplasmanı var. Sırbistan'da da Euroleague oyuncuları gelecek, kolay olmayacak. İlk başta burada Belçika'yı yenip daha sonra Sırbistan'da kazanmak istiyoruz. Maç maç düşünürsek şansımızın yüksek olduğunu düşünüyorum. 

Lig, Avrupa ve Milli Takım... Oyuncular zorlu bir süreçten geçiyor. Takımın fiziksel ve mental durumu ne durumda?

Yazının Devamını Oku