Uğur Cebeci

Cebelitarık Havalimanında iki saat

27 Aralık 2023
Cebelitarık İspanya’nın güneyinde Tarık Dağı’nın yanı başında sakin bir yerleşim yeri. Başkenti olacak kadar büyük değil ama merkezinin adı Gibraltar. İki saat havalimanı pistinde geziniyorum. Sakin, gerçekten yavaş bir şehir ya da bölge olan Cebelitarık’ın sessizliğini sadece inip kalkan uçaklar bozuyor.

HEP şu Cebelitarık’ı merak etmişimdir. Hele havalimanı konusu açılınca bu küçük yerleşim yerinin havalimanını mutlak görmek istemişimdir. Biraz geç kaldım sayılır, demiyorum. Çünkü Mart 2023’te pistin altından geçen bir otomobil tüneli yapılmış. Ama yayalar hâlâ pistin üzerinden yürüyerek karşıya geçiyorlar.

Bu da bana yeterdi zaten.

Cebelitarık’a ulaşmak için önce Malaga’ya uçuyorum. Karşı rüzgârlar fazla, 4 saat 16 dakikalık bir uçuşla Malaga havalimanına iniyoruz. Uçağımız THY’nin en yenilerinden A321neo. İyi bir kaptanla iyi bir iniş yapıyoruz. Ve sağa sola savrulmadan, hemen teker koyuyoruz.

Malaga’dan sonra Cebelitark Boğazı yakınına gitmek için neredeyse iki saatlik bir kara yolculuğu var. Gidiyorum. İki saat çabuk geçiyor. Çevrede görkemli çıplak dağlar ve ovalarda uzayıp giden yeşillikler var. Paralı otoyolların birinden diğerine geçiyoruz. Yollar çok iyi. Bir yerde durup kahve molası vermek iyi geliyor.

Güneye dönüyoruz. Bir süre sonra pat diye karşımıza Tarık Dağı çıkıyor. Cebelitarık onun eteklerinde. Dağı kucaklamış vaziyette.  Yönlendirme levhaları harika. Hiç şaşırmadan Cebelitarık dışında İspanya topraklarında otomobilimizi park ediyoruz. Yanımda hem normal pasaportum var hem de İngiliz vizesi bulunan eski pasaportum (Çünkü burası İngiltere toprakları). Bir kez daha kontrol ediyorum.

ÖNCE İSPANYA’DAN ÇIKIŞ

Kulübeden biraz büyük bir binaya giriyorum. İspanya’dan çıkış için pasaport polisine gidiyorum.  Normal pasaportumu gösteriyorum, İngiliz vizem olanı da soruyor. Bakıp inceliyor. Hatta biraz uzun da sürüyor. Eee bir mantığı yok. Eğer İspanya’ya girmişsem ve Malaga Havalimanı damgası varsa bu titizlik niye anlamadım. Neyse yine de zarif davranarak, geçiş noktasını gösteriyor. 200 metre civarında bir kaldırımdan yürüyorum. Karşıma İngiltere giriş kulübesi geliyor. Giriyorum, hem İspanya giriş damgası hem de İngiliz vizesi olan iki pasaportumu da polise uzatıyorum. Bakıyor, sorun yok. Ne kadar kalacağımı söylüyorum. İki-üç saat deyince şaşırmıyor. “Gelenler hep bu kadar kalıyorlar galiba” diyorum ve dışarı adım atıyorum.

Yazının Devamını Oku

Havacılıkta 2023’ün en iyileri

20 Aralık 2023
Pandemiden sonraki en hızlı toparlanma bu yıl oldu. Hem yolcu sayıları arttı, hem de uçak sayıları. Elbette uçulan nokta sayısı, havalimanlarındaki uçak indi-kalktı grafikleri hızla yükseldi. Uçak fabrikalarının imalat hızları arttıkça sistem doruğa ulaşacak. Ancak uçak imalatlarının artması için yan saniyelerinde hıza ayak uydurması bekleniyor. Uçak bilet fiyatlarının yüksekliğine rağmen hemen her havayolu kapasitesinde ya da üstün de bir doluluk yakalıyor. Dünyada ortalama uçak dolulukları yüzde 70-80 hatta zaman zaman üstünde gerçekleşiyor. Dünyanın en çok noktasına uçan havayolları arasında liste başı olan THY taşıdığı 85 milyon yolcu ile bir rekora imza attı.

İŞTE SEKTÖRDEN 2023 İÇİN ‘EN’LER LİSTELERİ:

EN FAZLA UÇAĞI OLAN 5 HAVAYOLU ŞİRKETİ

1- Amerikan Hava Yolları

(AA) : 1002 uçak

2- Amerikan Delta Hava Yolları: 960

3- Amerikan United Hava Yolları: 930

4- Amerikan Southwest Hava Yolları: 878

5- Amerikan FedEx kargo havayolu: 733

Yazının Devamını Oku

Kazalar azalıyor uçaklara güven artıyor

13 Aralık 2023
Bu yıl ölümcül uçak kazası sayısı geride kalan yıllara göre çok az. Havayolu uçaklarının karıştığı kazalar da giderek azalıyor. Ölümcül kazalardaki azalma havacılığa olan güveni daha da arttırıyor. Bir yere uçakla gitmek güvenlik açısından bütün ulaşım araçlarını solluyor. Yıllardır değişmeyen bir gerçek bu.

Henüz bu yıl bitmedi. Ama umuyorum ki yeni bir kaza olmaz. Hele ölümcül sonlu bir uçak kazası olmayacaktır diye çok umutluyum.

2023 yılının ilk uçak kazası 15 Ocak tarihinde meydana geldi. Nepal Yeti Havayolları’nın 691 sefer sayılı uçuşunda Tribhuvan Uluslararası Havaalanı’ndan Pokhara Uluslararası Havaalanı’na iç hat uçuşu gerçekleştiren bir ATR 72-500, Pokhara, Nepal’deki Seti Gandaki Nehri vadisine düştü. Uçaktaki 72 kişi öldü. Bu kaza, ATR 72 uçaklarının karıştığı en ölümcül kaza olarak kayıtlara geçti.



Meydana gelen diğer sivil havayolu uçak kazaları şöyle:

* 11 Temmuz - Halla Havayolları’nın Brezilya yapımı Embraer EMB 120 uçağı Somali’nin Mogadişu kentindeki Aden Adde Uluslararası Havalimanı’na inerken düştü. Kazada 34 yolcu hayatta kalırken, 2 yolcu ise hafif yaralandı.

Yazının Devamını Oku

Bütün uçaklar dolu

6 Aralık 2023
Dünyanın dört bir yanında havayolları pandemi döneminin acısını çıkarıyor. Hemen her havayolu şirketinde doluluklar beklentilerin çok üzerinde. Düşük maliyetli taşıyıcılarda ise fiyatların hâlâ yüksek olmasına rağmen bazı hatlarda yer bulmak imkânsız.

BİLET fiyatlarının yüksekliğine rağmen tüm dünyada uçak doluluk oranları yüzde 80’leri aşmaya başladı. Bazı popüler hatlarda eğer erken davranılmazsa bilet bulmak imkânsız hale bile gelebiliyor. Yılbaşı’nın yaklaşması ile birlikte uçuş sayılarında da ciddi artışlar oluyor.

Doluluk oranlarının en hızla yükseldiği bölge Amerika kıtası. Özellikle ABD’nin doğu ve batı bölgelerinde bulunan kentlerdeki havayolu yolculuklarında beklenenden de fazla artış var. Bu bölgelerde uçak doluluğu yüzde 85’leri geçmeye başladı. Asya Pasifik ülkelerindeki doluluklar yüzde 80’ler civarında olsa da, özellikle tatil bölgelerindeki uçuşlarda yüzde 90’a varan doluluklarla birlikte bilet fiyatlarında iki kata fiyat artışları gündeme gelmeye başladı. Avrupa’da ise iç hatlarda yani Avrupa ülkeleri arasındaki uçuşlarda doluluklar düşük. Bunun nedeni tren yolculuğunun cazibesini giderek artırması. Ayrıca bazı Avrupa ülkeleri teren yolcuğunu özellikle tavsiye ediyor ve ücretlerde de kampanyalarla cazibeyi artırıyor. Bu hem karbon salımı için etkili oluyor hem de yolcular havalimanlarındaki yorucu geçişlerden kurtuluyorlar.

AFRİKA’DA REKABET DÜŞÜK

- Afrika hava sahasında ise uçuşlarda artış var. Ama uynı oranla doluluklar artmıyor. Bunun nedeni hem alım gücünün düşüklüğü hem de yeterli uçak olmaması. Yani yeterli sayıda rekabetçi havayolu şirketi bulunmaması. Afrika’ya en etkili seferleri THY ve Air France gibi şirketler yapıyor. Afrikalı yolcuların fazla bagaj ve kargoları olmasından dolayı özellikle THY imkânlar elverdiğince uçak tipini büyüterek rekabette önde kalmaya çalışıyor. Bavul ticareti, denklerle yapılan yolculuklar Afrika pazarında havayolu şirketleri için önemli bir gelir kaynağı oluyor.

UÇAK SAYISI ARTIYOR

- Pandemi sonrası uçak fabrikalarının ağır da olsa imalat sayılarını artırması, neredeyse yok satmaları havayollarında büyüme riskini de çoğaltmaya başladı. Birçok havayolu büyüme sırasında yeterince uçak bulamama ihtimaline karşı, ihtiyacının üzerinde uçak siparişi veriyor. İmal edilen ve  artan uçak sayıları birebirde ciddi sorunları da getirmeye başladı. Bütün havayollarında ciddi pilot sıkıntısı var. Hemen her havayolu şirketi hem hâlâ uçmakta olan pilotlardan transferler yapmaya çalışıyor, hem de yeni pilot yetiştirmek için bağlayıcı kontratlar yapan eğitim merkezlerine seçtikleri pilot adaylarını gönderiyor. Uçuş okulları şu dönemde dolulukları en fazla olan ve sıkışmaya başlayan eğitim kurumları.

DENEYİMLİ PİLOT SIKINTISI

Yazının Devamını Oku

Gökyüzü yemekleri yerde de uçtu

30 Kasım 2023
Dünyanın en ünlü ikram kuruluşu DO&CO uçaklardaki başarısını bir kez daha yeryüzünde gösterdi. Bu yıl Abu Dhabi’de düzenlenen 2023 Grand Prix’inde 20 binden fazla konuğa yemek verildi. Bir butik restoran düzeninde verilen yemekler yerinde imal edildi. DO&CO’nun patronu Attila Doğudan yerel ürün, taze yemek kültürünü bu kez tam anlamıyla uçaklardan yere indirdi.

GENELLİKLE havada sunulan yemeklerle çok ilgilenirim. Tazelikleri ve her şeyden önce hijyen şartları ilgi alanımdadır. Dediler ki, DO&CO günde milyon tepsi uçak yemeği hazırlıyor. Dünyanın dört bir yanında bu taze yemekleri, çoğu yerel ürünlerle gerçekleştiriyor. Bunu biliyoruz zaten ama aynı anda, aynı yerde 20 bin kişiye yemek vermek ne demek? Nasıl hem taze, hem yüksek hijyen şartlarında ve Abu Dhabi gibi sıcak bir coğrafyada, üstelik devasa bir çadırda bu yemekeler imal edilir? DO&CO Türkiye’nin kurumsal lideri Şeyda Güven yerdeki bir ikramı görmem için çok ısrar etti. Kaç yıllık arkadaşım. Kalktım gittim.

İMALAT ÇADIRINI GÖRDÜM

Daha geçenlerde Grand Prix Las Vegas’da yapmışlardı. Ama gidememiştim. Orada da 20 bin kişiye yemek verilmişti. Üstelik 2 bin 500 kişilik bir ekip çalışmıştı. Aslında DO&CO 32 yıl Formula, 20 yıl UEFA ikramlarının ardındaki şirketti. Abu Dhabi’de YAS adasında önce ikram imalat çadırını görmek istedim. DO&CO’nun mutfak ekipmanları Amerika, Avrupa, Ortadoğu gibi birçok noktada özel olarak depolanıyormuş. Nerede bir etkinlik varsa oraya naklediliyor ve yakın yerlerden kiralanan dev çadırların içine kuruluyormuş. Önce hiyen şartları maksimum seviyede sağlanıyormuş.

Attila Doğudan

20 BİN KİŞİLİK ZİYAFET

Önce Abu Dhabi’de 2023 Grand Prix ikram imalatı için kurulan dev çadıra gittim. Onlarca şef çalışıyordu. Çadırın içinde sadece bin kişilik personel yemekhanesi bile yapılmıştı. Soğuk odalar saymakla bitmezdi. Attila Doğudan heyecanla bütün imalatları anlatıyordu. Yerel ürünler dışında Yeni Zelanda,  Avusturalya’dan getirilen etlerin pişirilmesine kadar her şeyi gösterdi. Çok etkileyiciydi. Birbirinden şık restoranlar hazırlanmıştı. Yarışların izlendiği yerlerin hemen arkasında yer alıyordu. Padock Kulüplerin restoranları birçok kentteki restorandan daha şıktı. 20 bin kişi bu ve benzeri restoranlarda yemek yiyordu.

Yazının Devamını Oku

Hedef 171 milyon yolcu

22 Kasım 2023
THY Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat 2033 hedeflerini anlattı. 813 uçaklık bir filo ve yılda 171 milyon yolcu heyecanını paylaştı. Hedeflerinin 3.9 milyon ton kargo kapasitesine ulaşmak ve 144 milyar dolarlık ekonomik katkı yaratmak olduğunu belirten Bolat, “150 binden fazla çalışanımızla gelirimizi 52.2 milyar dolara çıkarmayı planlıyoruz” dedi.

Profesör Doktor Ahmet Bolat’ın 64’üncü doğum günüydü. THY, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki 13’üncü uçuş noktası Detroit’e gidiyordu. Haftada üç gün yapılacak seferler yakında dörde çıkacak. Ama konuşmalarda hedefte 2033 yılı var. Bütün projeksiyonlar bu hedefe yönlenmiş durumda. Bolat anlatırken sürekli bu heyecanını paylaşıyordu. Emin adımlarla ilerleyişten söz ediyordu. Gelecekte ABD ve Çin’de yine bugünün en büyük üç havayolu şirketi aynı şekilde yoluna devam edebilirdi ama bu iki coğrafyanın ortasındaki yer mutlaka THY’nin olacaktı. 813 uçak ve 171 milyon yolcu ile Türk turizminin de ağır taşıyıcısı ve yüksek gelir kapısı olarak yine THY’den söz edilecekti.

Bütün planlar 2033 yılına göre yapıldı. Ortaya çıkabilecek uluslararası krizler ya da talihsiz olaylar hesaba katıldı. Hiçbir şart büyümenin önüne geçemiyor

Önce Detroit uçuşu sırasında arkasından da bu kentteki bir otelde satış ve pazarlamadan Sorumlu Genel müdür Yardımcısı Ahmet Olmuştur ile Basın Müşaviri Yahya Üstün’ün katılımında düzenlenen toplantılar yapıldı. İşte Başkan Bolat’ın konuşmalarından satır başları:

-Bu yıl bizim aşağı-yukarı 21 milyar dolara yakın gelirimiz var. Bunun 3 milyar dolarlık kısmı TL geliri. Bu yıl Türk ekonomisine 56 milyar dolarlık katkımız olacak. 430 uçağımız var. 2033’te 810 uçağa çıkmış olacağız. Airbus siparişlerimiz tamam. Boeing siparişleri için görüşmeler iyi bir noktada. Uçak sayımız iki katı artıyor ama Türkiye’ye katkımız 2.5 katından fazla olacak. Çünkü çarpan etkisini artıracağız. Turizm Bakanlığı ile yürüttüğümüz bir proje var. 10 ülke tespit ettik. Amerika, Kanada, Meksika, Endonezya, Malezya, Çin, Kore,  Avusturalya, Japonya, Tayvan. Çin’de yapılan ankette Türkiye tercih edilen 5 ülke içinde. Bu ülkelerden 10 milyon turist getirelim diyoruz. Ama getirdiğimiz turistler Antalya’da otele kapanacak turistler değil. Her biri 3 bin dolar harcayacak turistler olmalı. Bu da 30 milyar dolar eder. Burada yedi havayolu içindeyiz ve yükseleceğiz.  Biz hassas bir coğrafya da bulunuyoruz. Malum olaylardan sonra Ortadoğu’dan gelen yolcu segmentinde azalma var. Şimdi hemen alternatifinin peşindeyiz. THY tek başına ekosistemi ile birlikte Fas kadar bir ekonomik üretim yapacak.

-Detroit’de çok büyük bir Müslüman nüfus var. Bu insanlar Umre’ye gidiyor. Giderken ‘Üç gün İstanbul’da’ Eyüp Ensari’nin misafiri olun’ türünden kampanyalarımız var. Burada çok fazla Yemenli, Suriyeli var. Bu insanlar ülkelerine gidemiyorlar. ‘Türkiye sizin eviniz gibi bir yer’ diyerek gelmeleri ve ziyaret etmeleri için kampanyalar hazırladık. Seneye Amerika Birleşik Devletleri’nde 14’üncü destinasyonumuz olan Denver’ı açarız. THY Satış ve pazarlamadan Sorumlu Genel müdür Yardımcısı Ahmet Olmuştur yazın bu hattı açacaklarını ekliyor. Ayrıca sonra Orlando hattı devreye girecek.

-Bizim Avusturalya’ya haftalık yedi uçuş hakkımız var. Nereden uçarsak uçalım biz başlayınca inanıyoruz ki, hem Sidney’e hem Mebourn’e uçarız. Zaten şu anda ortak uçuş yaptığımız şirketlerle iyi bir kâr noktasındayız. Avusturalya’da çok sayıda Makedon, Kıbrıs Türkü, Yunanlı var. Dört gözle bizi bekliyorlar. Bizim uçaklarımızla uçmaları çok güzel olacak. Ayrıca Avusturalya’da sağlık hizmetleri çok pahalı. Biz bu sektör içinde planlar yapıyoruz.  Zaten uzak noktalardan gelenlere İstanbul’da ekonomi sınıfında iki, Business sınıfında üç gün otel veriyoruz. Bedava. Adam mesela Avusturalya’dan gelip Kosova’ya gidiyor. Onu otellerde ağırlıyoruz. Aslında Avusturalya’da Perth’e de uçmak istiyoruz ama yakınında yedek havalimanı yok. Bir ‘divert’ durumunda sıkıntı. Şu anda 787-9 uçaklarımızda İstanbul-Singapur-Sidney ya da Melbourne yapabiliriz. A330 ile de yapabiliriz. Yetişiyor menzil. Sorun yok. Ama 787-9 da Business kapasitesi iyi. Birkaç haftaya belki bu uçuşları açarız. Evrak işleri sürüyor. Ayrıca 6 bin 500 pilot alacağız. Pandemide bizi terk etmeyen yabancı pilotlarımızı biz de bırakmayacağız.

Yazının Devamını Oku

Bilet fiyat sistemi basitleşmeli

15 Kasım 2023
Havayolu yolcuları bilet fiyatlarına sonradan eklenen el bagajı ağırlığı ya da koltuk seçiminden kaynaklanan fiyat artışlarından şikâyetçi. Genel olarak bilet için rezervasyon yapılırken net bir rakam görmek isteniliyor. Ama şirketler arasındaki standart farklılıkları sorun yaratıyor. Avrupa’da yeni bir düzenleme gündemde.

AVRUPA Birliği havayolu yolculuklarında el bagajı ve koltuk seçimi ücretini kaldırmayı hedefliyor.

AB Parlamentosu dilekçeler komitesi, kıta genelinde havayollarındaki bagaj ve koltuk seçmi için alınan ücretleri engelleyip, genel bilet fiyatlandırma sistemini basitleştirecek önemli bir değişiklik önerisi getiriyor. Komite el bagajı ağırlığı ve boyutlarından başlayarak şirketler arasındaki tutarsızlığın uçak bileti alma sürecinde karmaşıklık doğurduğunu savunuyor. Bu nedenle havayolu şirketlerinde bagajların boyutları ve tartılması konusunda ortak standart oluşturulması isteniliyor. Dahası bunun ücretsiz olmasını öneriyor.

Böyle bir uygulamadan en çok Ryanair ve Macaristan kökenli WizzAir gibi şirketler etkilenecek. Çünkü bu şirketler biletten çok bu tür farklılıklar için yarattıkları ücretlendirme modelinden  yararlanıyorlar. Sanırım önce Ryanair’in patronu Michael O’Leary ayaklanacaktır.


Michael O’Leary

DÜNYAYA HAVALİMANI YAZILIMI SATIYOR

TAV Havalimanları’nın Atatürk Havalimanı’ndaki IT departmanından, bugün alanında dünyanın lider teknoloji şirketlerinden biri doğdu. TAV Technologies tarafından geliştirilen ürün ve hizmetler 23 ülkede 48 havalimanında kullanılıyor. TAV Havalimanları CEO’su Serkan Kaptan konuşmalarında dijitalleşmeyi stratejilerinin üç ana ayağından biri olarak vurguluyor. İşlettikleri havalimanlarında kapsamlı bir program yürütüyorlar ama dahası da var. Ürettikleri çözümleri tüm dünyaya pazarlıyorlar.

Bu operasyonun başında TAV Technologies Genel Müdürü Mehmet Kerem Öztürk var. Marmara Üniversitesi’nde bilgi teknolojileri ve Viyana Üniversitesi’nde işletme eğitimi almış, çok uluslu şirketlerde deneyim kazandıktan sonra TAV’a katılmış.

Yazının Devamını Oku

Kalp ilacının bavulunuzda ne işi var

8 Kasım 2023
Bavula konulup kargoya gönderilen ilaçlar yolcuların büyük sorunu. Hele de gidilen yerde bavulun uçaktan çıkmaması, kaybolması, günlerce gelmemesi gibi durumlar sürekli ilaç kullanan yolcuları perişan ediyor. İlaçlarınızı asla bavula koymayın. Yanınıza alın ve mutlaka yedekleri olsun. Birçok ülkede eczaneye gidip kolayca ilaç alamazsınız.

Yapılan araştırmalar yoğun ve sürekli ilaç kullanan her 100 havayolu yolcusundan en az 30’unun uçuş öncesi ilaçlarını bavullarına koyup kargoya verdiğini ortaya koyuyor.

Kalp hastalıkları ya da kanser tedavisinde kullanılan ilaçları bile bavula koyup check-in’de uçak altına yollayan çok sayıda yolcu, uçuş sırasında ciddi çaresizlik yaşıyor. Bununla da kalmıyor. Gittikleri ülkede bavulları uçaktan çıkmayan, kaybolan, günler sonra gelen yolcular var. Bu yüzden komaya girenler, hastaneye kaldırılanlar bile oluyor. Çoğu reçeteli olan bu ve benzeri ilaçların gittiğiniz ülkede kolayca satın alınamayacağı da düşünüldüğünde yolcunun ilaçlarını bavuluna koyup uçak altına göndermesi anlaşılır gibi değil.

‘KONGO’DAYIM BEN NE YAPACAĞIM’

Geçtiğimiz günlerde yakından tanıdığım bir arkadaşım telefonla aradı. Aynen şunları söyledi:

“Dört gündür Kongo’nun başkentindeyim. Bavulum uçaktan çıkmadı. İçinde kalp ilaçlarım var. Buradan almak istedim ama çoğu yok. Meğer Kongo’ya gelirken bavullar çoğu zaman başka uçaklarla kargo olarak yollanıyormuş. Şimdi üçüncü gün hâlâ bavulumu bekliyorum. Gelmese ne yapacağımı bilmiyorum.”

Evet, Afrika’da bazı ülkelere dar gövde uçaklarla THY’nin yaptığı uçuşlarda ağırlığın fazla olması nedeniyle bavullar başka uçaklarla yollanabiliyor. Bunun elbette yolculara açık bir şekilde önceden söylenmesi gerekiyor. Hatta yazılı olarak belirtilmesi şart. THY genellikle 737-900 uçakları ile birçok Afrika ülkesine yaptığı uçuşlarını A330 uçaklarına çevirdi. Böylece bagaj bırakılması sorunu ortadan kaldırılmaya çalışıldı. Şikâyetlerin kısmen önüne geçildi ama sorun tümüyle ortadan kalkmadı. Bu, Afrika’ya uçan başka havayolu şirketlerinde de sıklıkla görülen bir olay. Elbette çok rahatsızlık verici bir durum.

Neyse ki arkadaşımın bavulu gecikmeli de olsa dört gün sonra Kongo’ya ulaştı. O da rahat bir nefes aldı. Elbette bu durumda akla gelen başka sorunlar da oluyor. Bavul çok sıcak bir yerde mi tutuldu? İlaçlarda bozulma oldu mu? Bunların cevabını bilmiyoruz. Böyle durumlarda, yani bavulların bu kadar uzun süre gecikmesinde havayolu şirketleri yolculara gittikleri ülkede ihtiyaçlarını alabilmeleri için belli paralar ödüyor. Ama ilaç her ülkede kolayca ve üstelik reçetesiz alınabilecek bir şey değil. Ayrıca alınacak ‘muadil’ ilaçlar da bazı hastalarda sorunlar yaratabiliyor. İlaçsız kalınan ülkede bir doktora gidip ‘Bana şu ilaçları yaz’ demek de zor. Çoğu doktor bunu kabul etmez. Kendisi hastane incelemelerini yaptırmak isteyebilir.

Yazının Devamını Oku